Nedendir bilinmez ama hiç kimsenin Bodrum’u ziyaret ettikten sonra aynı olamayacağı söylenir
Nedendir bilinmez ama hiç kimsenin Bodrum’u ziyaret ettikten sonra aynı olamayacağı söylenir. Bir tepenin eteklerine inşaa edilmiş olan bu büyüleyici şehir herkes üzerinde bir etki bırakır ve herkes buradan değerli anılar ile geri döner.
Halikarnas olarak da bilinen Bodrum gezgin turistlere, eksantrik sanatçılara ya da ciddi bilginlere pek çok seçenek sunar.
Homer’ in destanlarında Karya adalarında bir şehir olan Halikarnas’ta Karyalılar ve Leleglerin yaşadığından bahsedilir. Burada doğan ünlü tarihçi Heredot, göçmen Dorianlar tarafından M.Ö. 7. yüzyılda şehrin yeniden inşaa edildiğini kaydetmiştir. M.Ö. 546’ da Anadolu’yu işgal eden Persler Halikarnas’ı da almışlardır ve bu tarihten sonra Halikarnas Pers prensleri tarafından idare edilmiştir.
Kral Mausolos zamanında şehir Karya’nın başkenti olmuştur. Şehir Büyük İskender’in ordularına teslim olmuş ve onlar tarafından yakılmıştır. Mısırlılar, Romalılar, Rodoslu denizciler ve Pontus Krallığı tarafından hükmedildikten sonra 13.yüzyılın ikinci yarısında Menteşoğulları beyliğine verilmiştir.
15. yüzyılın başında yarımadayı Rodos şövalyeleri idare ediyorlardı. 1522 yılında Kanuni Sultan Süleyman burayı Osmanlı İmparatorluğu topraklarına kattı.
Bodrum’da bulunan tarihi yerler şöyledir;Kral Mausolos’un anıt mezarı, bir Roma tiyatrosu ve St. John şövalyelerinin kalesi.
Rüzgar değirmenleri de Bodrum Gümbet arasında seyahat ederken dikkatinizi çekecek yerlerden birisidir.
Bazıları turistik cazibe merkezleri iken bazıları hala kullanılmaktadır.
Gümbet’e ismini veren su sarnıçları ise hala yerli halk tarafından bahçe sulamak ve hayvanlara vermek amaçlarıyla kullanılmaktadır.